Page 27 - SHMA 17. Sayı

Dijital çağa ayak uydurmakta zorlanan fanzinlerin,
internet ortamına aktarılmalarıyla sosyal medya
hesapları ve bilhassa “web-zin” vasıtasıyla (basılı
yayın olan fanzinlere göre) daha fazla okuyucuya
aynı amaçlar doğrultusunda ulaşabildikleri
görülmüştür. Böylece, karşı ve alt kültürün kendilerini

internette ifade edebilecekleri yeni bir ortam sağlanır
olmuştur. Kültür endüstrisi, ana akımlar, yeni medya,
gündem ve benzeri etkileşimlerin hızla yayılması
sonucunda fanzinler mevcut etkilerini de
arttıramamıştır. Ancak biraz önce bahsi geçen
fanzinlerin sosyal medya mecralarındaki yeri ve web-
zinlerin oluşumuyla etkileşimin yeri dijital platformlara
kaymıştır. Bireylerin nadiren tercih ettiği fanzinler,
ancak sitelerden kolaylıkla ulaştıkları ve artık pek çok
işin yapıldığı yer olduğu için internetin verdiği
imkânlarla birlikte sanal mecralardan takip ettikleri bir Toplumda var olmaya çalışan, öğrendikleriyle bilinçli
medya aracı hâline gelmektedir. bir hâle gelip (ya da öyle zannedip) artık harekete
geçmesi gerektiğini bilen her birey elindeki imkânlarla
Ben de lise yıllarımda “Rabarba” adlı bir fanzin bir şeyler yapar. Toplumda çoğunluğa katılmayan,
ekibinde yer aldım. Herhangi bir kurum ve kuruluşa farklı düşündüğünü ifade etmek isteyenler belli başlı
bağlı olmadan, sadece Halil İbrahim Uzun hocamızın iletişim yöntemlerine başvurur. Zaman zaman
teşvikiyle ilk sayıyı çıkarmaya yönelik tecrübesiz toplumsal baskıya maruz kalan gençler, birilerine
adımlar attık. İlk sayımızla birlikte, kendi içimizden dertlerini anlatma ihtiyacını karşılamak için harekete

gelenleri kaleme aldığımızda hikâyeden denemeye, geçerler. “Beni de dinleyin!” “Ben böyle
şiirden fıkraya, röportajdan magazin haberlerine dek düşünüyorum.” “Ben bu geleneğe uymayacağım.” gibi
pek çok yazıya yer verdik. Rabarba’yı rabarba yapan ve benzeri iç seslerin, başka bir deyişle karşı kültürün
ise ekibimizin farklı alanlarda, farklı türlerde hareketliliğine aracılığını yapanlardan biri de işte
fanzinlerdir. İlk zamanlarında hektograf tekniği işe
birbirimizden bağımsız iç seslerimizin dışa
yansımasıydı. Hazırlık sürecinden itibaren neşe ve çoğaltılan fanzinler, küreselleşen dünyada yaşanan
teknolojik gelişmelerle birlikte günümüze yaklaştıkça
hüznün harmanlandığı ekibimizde hepimizin (fotokopi ile çoğaltılanların haricinde) “web-zin” olarak
duygularını yansıttığı bir eser ortaya çıktı. Hatta
değişikliğe uğramıştır.
okuyucularımıza dedik ki; “Biz sizin fanzinimizi
okuyabilme ihtimalinizi sevdik.” İdeallerimizi,
Kısacası fanzin toplumun çoğunluğundan farklı
değerlerimizi, düşünce dünyamızı sarıp sarmalayan olduğunu belirterek görüşlerini kitlelere ulaştırmaya
ne varsa (tıpkı bir fanzinde olması gerektiği gibi) çalışan, azınlıkta olduğunu bildiği için yazılı bir yayın
kaleme alıp kendi imkânlarımızla çoğaltıp dağıttık. aracı ile kendisi gibi olanları bir araya getirmek isteyen
Amacımız kesinlikle ticari bir kaygı olmadığı gibi, ve özgürce ifadelerini paylaşmak için girişimlerde

tamamıyla kendimize ait bir yapıtın olması ekibimizin bulunan herkesin tercih ettiği ve edebileceği alternatif
hedefine ulaştığını gösterir. bir medya aracı denilebilir. Başka bir deyişle, karşıt-alt
kültür hareketidir.

SAYFA 26 • SOSYAL HİZMET MAGAZİN • SERBEST YAZI • EYLÜL 2022 • 17. SAYI