Page 16 - SHMA 12. SAYI HAZİRAN
P. 16

SAYFA 15 • SOSYAL HİZMET MAGAZİN • GÜNCEL • HAZİRAN 2021
     İzmir Sepet Çiçek Mektebi 1923                           Galata Çocukları Kurtarma Yurdu 1933


     Sosyal hizmet tarihinde hak ettiği yeri bulmayan         1933-1938 yılları arasında 12- 16 yaş grubu sokakta yaşayan/
     çalışmalardan birisi İzmir Sepet Çiçek mektebidir.       çalışan çocuklar hizmet götüren kuruluş, açık olduğu dönemde
     Mektebin kurucusu olan Hasip Akıncı Paris ve Viyana’da   250 çocuğa hizmet götürmüştür. Kuruluş sadece barınma
     sepet örücülüğü ve çiçekçilik konusunda eğitim almış ve  konusuyla ilgilenmemiş, çocuklara sosyal, psikolojik ve kültürel
     İstanbul’a dönmüştür. Burada korunmaya muhtaç            destek sağlayarak öncelikle kişisel gelişimlerini desteklemiştir.
     çocuklara yönelik kurslarla ilk çalışmalarını başlatmıştır.  Ayrıca mesleki rehabilitasyon çalışmaları yapılarak çocukların
     Daha sonra İzmir’e dönüşmüş, Göztepe Semtinde Sepet      değişik iş kollarında çalışmalarını sağlamıştır. Galata Çocukları
     Çiçek Mektebi açarak çalışmalara başlamıştır. Akıncının  Kurtarma Yurdu işleyişi, bilimsel çalışmaları ve sosyal hizmet
     yayınlanmamış notlarında Beyler Sokağında, sokakta       tarihi açısından sokak çocukları alanın incelenmesi gereken en
     yaşayan çocuklara yönelik başlattığı şapka, file, kese   önemli kuruluş çalışmalarından birisidir. Yurt; eğitim. spor ve
     kâğıdı çalışmaları geniş bir şekilde anlatılmıştır. Aynı  kültürel çalışmalar ağırlık vererek çocukların sosyalleşmesi
     çalışmada ne tür çocukların yurda alındığı, günlük işler,  konusunda bilimsel yöntemlerle konuya yaklaşmıştır.
     temizlik, barınma konularıyla ilgili birçok ayrıntı yer almıştır.  Kuruluş binası dört ana bölümden oluşmaktadır;
     Sepetçilik Okulu çalışmasını ana hatlarıyla ele aldığımızda  - A Blok; Müdüriyetin ve idari işlemlerin yürütüldüğü birim
     yoksulluk, sokakta yaşayan çocuklar, mesleki             - B Blok; Atölye, spor ve dinlenme birimleri
     rehabilitasyon, iş disiplini ve Akıncı’nın sosyal sorumluğu  - C Blok; Yatakhane, banyo ve yemekhanenin bulunduğu
     karşımıza çıkmaktadır. Akıncı; “Paris’te iken beni meşgul  birimler
     eden sorunlardan birisi de Türkiye ile Fransa arasındaki  - D Blok ; “Fikirevi” mürebbilerin, pedegojik teknikleri kullanarak
     sosyal problemleri incelemek ve bize tatbik edilebilecek  çocuklar üzerinde gözlem yaptıkları birim
     olanları anlamak olmuştu. Örneğin bizde kimsesiz         Kazım Zafir’in dayaktan uzak, her zaman doğruyu söyleme
     çocuklarla kör, sağır, kolsuz, bacaksız ve diğer sakatlarla  politikası çocukların davranış kalıplarını değiştirtmede önemli
     malul olan çocukların durumu ile orada aynı sakatlıkla   rol oynamıştır. Yaz kampı çalışmaları ve mesleki rehabilitasyon
     malul çocukların durumunun mukayese etmek fırsatını      çalışmaları çocuklarda özgüveni geliştirmiştir. Yurdun en
     buldum.                                                  önemli özelliklerinden birisi çocukların diledikleri saatlerde
     “Bu gibi çocuklar, bizde halkın merhametini istismar etmek  kuruluşa girip çıkmalarıydı. Yurdun kapıcısı ve nöbetçi bekçisi
     suretiyle sokaklarda dileniyor. Fransa’da ise sakat çocuklar  bulunmuyordu.
     kabiliyetlerine göre el işleri sanatlarına alıştırılıyor ve
     hayatlarını böylece kazanmaları sağlanıyordu. Burada     İzmir Çocuk Kampları- 1934
     gördüklerimi ilerde memleketimde uygulamaya karar
     vermiştim” diyerek, yaşam felsefesi ve gönüllülük        I. Dünya Savaşı sonrası, birçok devlet nüfus artışını
     anlayışını çok açık bir şekilde açıklamıştır.            desteklemek ve ülkesini bağlı sağlıklı kuşaklar yetiştirmek için
     Akıncı, bir yerde yayınlanmayan kendi tuttuğu notlarda   yeni çocuk politikalarını uygulamaya koymuştur.
     çocukları nasıl bulduğu, nasıl disipline ettiği, eğitimde  Balkan Savaşları, 1. Dünya Savaşı ve Kurtuluş Savaşı
     karşılaştığı zorluklar, çocukların beslenmeleri, spor    sırasında yaşanan insan kaybı, toprak kaybı beraberinde
     alışkınlıklarını, üretilen ürünlerin sergilenmesi ve satışı  ölümleri, aile parçalanmalarını, yoksulluğu, kıtlığı, göçü,
     konularını tüm ayrıntılarıyla kaleme almıştır.           hastalıkları özellikle korunmaya muhtaç çocuk sorununu
                                                              getirmiştir.
                                                              Milli Mücadele sonrası, ülkemizde nüfus artışını destekleyici
                                                              programlar ve gürbüz kuşaklar yetiştirmek için eğitim
                                                              çalışmaları başlatılmıştır.
                                                              Alman Kinderhaym modellinden esinlenerek İzmir’de
                                                              uygulanan Çocuk Kampları (1934) “Beden ve kan zafiyeti
                                                              bulunan çocuklara” 4-6 haftalık süreyle kır ve deniz kampı
                                                              yapmaları olanağını getirmiştir.
                                                              İzmir Valisi Kazım Dirik’in hayata geçirdiği çalışmada amaç
                                                              çocukların yorucu spor ve ağır hareketlerden kaçınarak kilo
                                                              almalarını sağlamaktır.
                                                              “Halk hükümetinde, hükümet hikmeti vücudunun halk
           Hasip Akıncı ve Sepet Çiçek Mektebi Öğrencileri

                        W W W . S A B E V . O R G . T R / S O S Y A L - H İ Z M E T - M A G A Z İ N   •   S H M A @ S A B E V . O R G . T R
   11   12   13   14   15   16   17   18   19   20   21