Page 27 - SHMA 12. SAYI HAZİRAN
P. 27
C: Yeşim ablanın sosyal hizmet öğrencisi olarak C: Yeşim Özkan, Pir Sultan Abdal Tiyatro Oyununda Pir
tutum ve davranışları aile bireylerine karşı nasıldı? Sultan Abdal’ın eşi Ballıhan rolünü canlandırıyordu. O
oyunu izleme olanağı buldun mu; evde prova yapar
E: Ablam okul kütüphanesinden aldığı kitaplardan mıydı?
bahsederdi, kitap okumamız gerektiğinden, çocuk
yetiştirmenin okumak ve bilinçli olmaktan geçtiğinden E: Tiyatro oyununu izleme imkânım olmadı. Pir Sultan Abdal
bahsederdi. Okul kütüphanesinden ödünç aldığı bir kitap oyunu ile ilgili olarak Huriye Ablam ile Yeşim Ablam evde
vardı. Çocuk yetiştirme konularını anlatan bu kitap sürekli istişare ederlerdi. Konuşurlar, okuma provaları
sayesinde ben ilk kızımı doğurduğumda faydalı bilgiler yaparlardı. Evde onları izlerdim.
edindim. O kitabı hatıra olarak saklıyorum. Sosyal Hizmet
öğrencisi olarak ailemizdeki ve çevredeki insanlara karşı
yüreğindeki sevginin duyarlı biri olarak daha da arttığını
düşünüyorum.
C: Yeşim Özkan sosyal hizmet öğrencisi olarak
okulunu bitirip, mesleğe atıldığında geleceğe dönük
olarak neler yapmak istediğini anlatır mıydı?
E: Ablamın, okulunun ilk yılında çocuklar ve tiyatroya
ilişkin konuşmaları yoğundu. Eğitiminin başında
olduğundan sosyal hizmetlerle ilgili duygularını pek
hatırlamıyorum. Evimizin karşısında Çocuk Esirgeme
Kurumunun kreşi vardı. Günler geçip, okuluna alıştıkça
sosyal hizmetlerin çocuk alanında çalışmak istediğinden Pir Sultan Abdal Tiyatro Oyunu. Ballıhan rolünde.
bahsetmeye başlamıştı. Bu nedenle mezun olunca kreş Küçük Tiyatro. 25 Haziran 1993. Fotoğraf: Cevat Üstün
açacağını düşünmüştüm. Ayrıca okula giderken markete
uğradığında mutlaka çikolata, şekerleme alıp, çocuk
esirgeme yurduna gittiğini anlatmıştım. İşte o zamandan C: Sosyal Hizmet öğrencisi ve amatör tiyatrocu olan
belliydi çocuklara karşı yaklaşımının farklı olduğu… ablanız Yeşim Özkan’a dair çok anılarınız vardır.
Yeşim ablam için tiyatro yaşamının önemli bir kesitini Bunlardan birini bizimle paylaşabilir misiniz? O’nu
oluştururdu. Ben ilkokul 5. sınıftaydım, bir çocuk tanımlamayanlara, kişilik özelliğini anlatmak için neler
tiyatrosuna götürüp, bana bir bakış açısı yaratmaya söylemek istersiniz?
çalışıyordu.
E: Üniversitede okuduğu ve tiyatro yaptığı dönemde
[Yeşim arkadaşımın bu umut dolu geleceğe dair hatırladığım kadarı ile bir gün akşam evde otururken
hedeflerini birlikte öğrenemedik, çünkü hayallerini Sivas’ta aksakallı dede kostümü ile babamın da olduğu saatte
çaldılar, katlettiler, yok ettiler. İyi yürekli bir sosyal hizmet markete gidip, orada bir süre kalmış sonra tekrar eve
uzmanı olmasını istemediler.] dönmüştü. Babam ve amcam eve geldiğinde markete
aksakallı dede gelmesine şaşırdıklarını anlatmışlardı. Yeşim
C: Yeşim’in okul ve dernek arkadaşlarından evinize ablam aksakallı dedenin kendisi olduğunu itiraf edince
kimler gelirdi, onlarla iletişiminiz nasıldı? evdeki şaşkınlık yerini gülüşmelere bırakmıştı.
İkinci bir anımızda şöyleydi; Ortaokul 1. veya 2. Sınıfta
E: Pir Sultan Abdal Kültür Derneğinden (PSAKD) okurken bisikletten düşmem sonucunda kolum kırılmıştı.
Muammer Abi, İnci Abla evimize gelirdi. Okul Babam kırık-çıkıkçı (yöresel dilde sınıfçı) arayışı içindeyken,
arkadaşlarından Ayşegül Abla da gelirdi ve onunla Yeşim ablam eve yakın olduğundan Trafik Hastanesine
samimiyetleri farklı olduğundan en çok ondan bahsederdi. götürülmemi istedi. Çünkü bu işin doktorlar tarafından tedavi
edilmesinin gerektiğini babama söyledi. Beni o şekilde Trafik
Hastanesine götürdü. Kırık kolum alçılandı, alçılı koluma ilk
imzayı o attı.
SAYFA 26 • SOSYAL HİZMET MAGAZİN • TARİHİMİZİN UNUTULMAYANLARI • HAZİRAN 2021 • CEVAT ÜSTÜN